Maliyet Tasarrufunu ve İnovasyonu Artırmanın Gizli Anahtarı

---

Anahtar Noktalar:

- Kurumsal Kaynak Planlaması

- Temel KKP Zorlukları

- Maliyet Optimizasyon Stratejileri

- İnovasyon için Optimizasyon

---

Üreticiler, yatırımlarını en üst düzeye çıkarmak ve işletmelerindeki kritik alanlarda inovasyonun kilidini açmak için temel optimizasyon stratejilerini benimseyebilir.

Kabul edelim ki, arka ofis yazılımı heyecan verici bir konu değil, ancak günümüzün son derece rekabetçi üretim dünyasında operasyonel verimlilik, bir işi hem başarılı hem de başarısız kılabileceği için kritik bir öneme sahiptir. Ancak KKP (Kurumsal Kaynak Planlaması) sistemlerinin uygulanması, yazılım, donanım ve hizmetlerin uygulanması da dahil olmak üzere önemli başlangıç masrafları gerektirir. Sürekli güncellemeler ve bakım, yinelenen maliyetlere eklenirken, benzersiz üretim süreçlerine yönelik özelleştirmeler çok maliyetli olabilir.

Birçok kuruluş için gerçek şu ki, yüksek KKP maliyetleri, fonlar bağlandıkça dijital dönüşümü geciktirerek inovasyonu engelleyebilir. Şirketler, doğru insanları, süreçleri ve teknolojileri seçmek de dahil olmak üzere temel KKP optimizasyon stratejilerini benimseyerek dinamik bir iş ortamında gelişebilir, maliyet optimizasyonuna, yenilikçiliğe ve genel iş başarısına ulaşabilir.

Üretim liderlerinin karşılaştığı temel KKP zorlukları:

Üretim işletmeleri geliştikçe, maliyetler ve sistem karmaşıklıkları da dahil olmak üzere sayısız KKP zorluğuyla karşı karşıya kalır. Maliyet karmaşıklıkları söz konusu olduğunda, bir KKP sistemini uygulamaya koyarken ilk masraflar genellikle çok yüksektir. Bu, olağan yazılım ve donanımdan, uygulama kısmı için profesyonel hizmetlere kadar olan maliyetleri içerir. Düzenli güncelleme, bakım gereksinimleri ve en son sürüme yükseltme de denklemin bir parçasıdır ve bunların tümü genellikle orijinal uygulama kadar pahalı olabilir.

Başlangıç yatırımları birçok açıdan bir şirketin inovasyon kapasitesini sınırlayabilir. Örneğin, uyumluluğu sürdürmek için yeni teknolojilere veya yeni kontrollere yatırılabilecek fonlar bunun yerine gereksiz uygulamalara bağlanıyor. Veri analitiği ve otomasyon gibi alanlar genellikle geride kalıyor. Örneğin bir şirket, yeni ve daha gelişmiş araçları kendi KKP sistemine entegre etmenin maliyetinin çok yüksek olması nedeniyle güncelliğini kaybetmiş veri analitiği araçlarını kullanmak zorunda kalabilir. Benzer şekilde, yüksek entegrasyon veya özelleştirme maliyetleri nedeniyle süreçleri etkili bir şekilde otomatikleştiremeyebilirler.

Sistem karmaşıklıklarından bahsettiğimizde, KKP sistemlerinin sıklıkla MİY (Müşteri İlişkileri Yönetimi), tedarik zinciri yönetimi veya özel üretim ekipmanı gibi diğer sistemlerle entegre olması gerekir. Ancak süreç, özellikle eski sistemler ve yeni teknolojilerle uğraşırken zaman alıcı olabilir ve uzmanlık bilgisi gerektirebilir.

İmalat sektöründe kuruluşlar genellikle KKP sistemlerinin, özelleştirme olmadan üstesinden gelemeyeceği benzersiz süreçlere sahiptir. Bu özelleştirmeler uygulama kısmını etkileyebilir ve özellikle yükseltmelere ihtiyaç olduğunda ve şirketlerin orijinal sistemlerini yeniden özelleştirmeleri gerektiğinde bakımı daha zor olacaktır.

ERP Sistemleri İçin Maliyet Optimizasyon Stratejileri:

İşletme maliyeti optimizasyonunu destekleyebilecek birkaç strateji vardır. Doğru sistemleri, süreçleri ve insanları bir araya getirmek, işin genel sonucunu destekler.

• Doğru sistemi seçin: Seçim sürecine başlamadan önce gereksinimleri anlamak, kuruluşa daha uygun bir sistemin seçilmesine yardımcı olacaktır. Örneğin özelleştirme, KKP sistemini işletmelerin özel ihtiyaçlarına daha uygun hale getirebilirken aynı zamanda başlangıç maliyetine ve sürekli bakım maliyetlerini de önemli ölçüde arttırabilir. Bunun yerine, üretim liderleri mümkün olan yerlerde KKP sistemine uyacak, uygun süreçleri benimseyebilir. Bu yaklaşım ilk ve devam eden bakım maliyetlerini azaltabilir.

• Doğru süreci seçin: Bir KKP sisteminin maliyet etkinliğini artırmak için doğru süreçleri seçmek çok önemlidir. Bu, kullanılmayan işlevlere gereksiz harcama yapılmasını önlemek için gereksinimlerin ve sistem özelliklerinin düzenli olarak yeniden değerlendirilmesini gerektirir. Örnek olarak şirketler, daha uygun maliyetli bir pakete geçmeyi ve "raf yazılımlarını" ortadan kaldırmayı, özellikle gölge BT veya satın almalardan kaynaklananlar olmak üzere benzer amaçlara hizmet eden birden fazla sistemi birleştirerek operasyonları kolaylaştırmayı düşünebilir. Diğer bir seçenek ise şirket içi ve bulut tabanlı KKP çözümlerinin avantajlarını değerlendirmektir; bulut tabanlı seçenekler ön donanım ve bakım maliyetlerini düşürebilir, esneklik sunabilir ve ölçeklenebilirliği destekleyebilirken, şirket içi KKP sistemleri uzun vadeli toplam sahip olma maliyetlerini düşürebilir.

• Doğru kişileri seçin: Başarılı KKP uygulamaları doğru proje yönetimi gerektirir. Deneyimli, bilgili profesyonellere sahip olmak ve en iyi uygulamalara bağlı kalmak, bütçe aşımlarını önleyecek ve sürecin sorunsuz geçmesini sağlayacaktır. Ayrıca, çalışanlara kapsamlı eğitim sağlayarak, işletmeler sistem kullanımını ve anlayışını geliştirebilir, aynı zamanda maliyetli hataları ve yeniden çalışmayı en aza indirebilir. Doğru kişileri bulmak, kurum içi bir BT personeli bulundurmak yerine dış kaynak desteği almayı da gerektirebilir. Kurumsal desteğin uzman şirketlere dış kaynak olarak verilmesi veya ortak kaynak olarak kullanılması, tam kadrolu bir personelin işe alınmasından daha fazla fayda sağlayabilir.

Etkin KKP maliyet yönetimi sayesinde şirketler, müşteri odaklı teknolojilere yapılan yatırımların yanı sıra yeni ve gelişmiş ürünlere yönelik araştırma ve geliştirmeyi kapsayan inovasyon için kaynakların kilidini açabilir. Ayrıca, çalışanların elde tutulmasını artırarak, işgücünün canlılığını artırmak için fonları yeniden yönlendirebilirler.

Üretim liderleri için ERP sistemlerinin güçlendirilmesi çevikliği artırır, yenilikçiliği hızlandırır ve rekabet avantajı için verimliliği artırır.

İnovasyon için Optimizasyon:

ERP maliyetlerini optimize etmek, daha geniş dijital dönüşüm manzarasının kritik bir parçasıdır. Kuruluşların, yenilikçi teknolojilere ve çözümlere yeniden yatırılabilecek kaynakları serbest bırakacak şekilde, operasyonel maliyetlerini azaltmaları gerekiyor. Bu, yeni teknolojilerin ve iş modellerinin daha hızlı benimsenmesini sağlayan bir rekabet avantajı haline gelir.

Üretim liderleri, KKP sistemlerini benzersiz ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde güçlendirerek daha çevik ve esnek hale gelebilir. Bu, kuruluşlar genelinde daha hızlı karar almayı ve verimliliği artırmayı mümkün kılabilir. Bunların her ikisi de günümüzün hızlı iş dünyasında rekabet üstünlüğünü korumada temel faktörlerdir.

-Steven Salaets

Bilişim Direktörü ve Genel Müdür Yardımcısı - Global Security